(a) sökmek, demonte etmek, parçalara ayırmak.
to take the engine apart: bir motoru sökmek. (b)
tenkit etmek, (sözle) hücum etmek.
She was taken apart for her controversial stand: Onun münakaşacı tutumu tenkit edilmişti. (c) iyice incelemek, elemek, didik didik etmek.
They will take your final report apart: Son raporunu iyice inceleyecekler.